Minbiç- hurriyepress’e özel
İçeride bulunan kaynaklar: Halep’in doğusunda bulunan Minbiç ilçesinin bazı önemli noktalarında Amerika destekli Suriye Demokrasi Güçleri’nin tarihi eser arama işleri yaptığını açıkladı ve bölge halkının bu konudan endişe duyduklarını belirtti.
Ve aynı kaynaklar HURRİYEPRESS’e Minbiç ilçesinin çok sayıda tarihi esere ev sahipliğini yaptığını belirtti . bu tarihi eserlerden ilçe duvarı, kapılar, Minbiç kalesi, gözetim kuleleri, tapınaklar ve birkaç tarihi eser tepe . kaynaklara göre Minbiç’in ayrıca yaklaşık 25 farklı bölgesinde tarihi eser ve kabristanlara sahip olduğunu açıkladı.
Arama esnasında kullanılan Almanya ve Fransa yapımlı cihazlar
Kaynakların gizli bir şekilde bu tarihi eserlere yapılan ihlalleri belgelemeye çalışmalarıyla bölge halkının dört bin yıla aşkın olan tarihi eserleri korumaya çalıştıklarını söyledi.
Aktivist ABDU MUNİM ALMUNCAMİ (emniyet gerekçeli sahte isim) HURRİYEPRESS’e tarihi eser arama işleri ilçe merkezi , belediye stadı mahallesi, ilçe kuzeyinde Sirb mahallesi, ilçe merkezinde olan Altabbe mahallesi ve ilçenin doğu, batı, kuzey ve güneyinde bulunan köylerde de sürdüğünü söyledi.
Üstelik araştırma işlemlerin aleni bir şekilde ve yasal hal alması için bölgeden olan bazı tarih uzmanları yardımıyla gerçekleştiğini belirtti. Fransa güçlerinin Amerikan güçlerinin yardımıyla içeriye soktuğu yüksek hassasiyetli ve teknolojik ekipmanlar kullanarak altın ve çok değerli tarihi eserler çıkarttırılıyor ve düzenli bir şekilde Irak’a kaçırıldığını öne sürdü.
Kaçırılan tarihi eserler ise eski Roma çağından kalma mozaik tablolar ve başka Palmera sanat okulundan kalan bir sürü parça ve heykel. Ve ALMUNCAMİ’inin dediğine göre farklı şekil ve boyutlarda tarihi eserlerin bir kısmı halen merkez parkta bulunuyor.
Tarihi eserler sadece ilçe merkezine sınırlı olmayıp ilçe etrafında bulunan köyleri de kapsıyor ve bu yıl başından beri bu bölgelerde araştırma işleri devam ediyor. Fırat nehrinin batı yakasında, ilçe batısında bulunan ALsayade köyünde, ilçenin doğusunda bulunan ve Fırat’ın batısında olan Necm kalesi ve ilçe duvarında bazı tarihi mağaralar bulundu. ve bu ihlallerden Romen kanallar bile kurtulmayarak bir yargılayan olmadan onlarda arama işlemlerine maruz kaldı.
“Suriye Demokrasi Güçlerinin” milisleri maddi destek kaynağı
Siyasi aktivist Kahtan ABDULCEBBAR HURRİYE PRESS’e bu tarihi eser arama işi bölgede bir ilk olmadığını ve daha önceden İŞİD’in de arama işlerinin yaptığını söyledi.
Ve sonrasında PYD milislerinin de arama işlerine devam ettiğini ve yeterli ekipmanları ve deneyimleri olmadığından bir çok tarihi esere zarar verdiklerini belirtti.
ABDULCEBBAR’a göre Minbiç’in güneyinde bulunan (Ceble Um-Elserrac) bölgesinin tarihi bir tepe olduğunu ve bir çok tarihi esere ev sahipliği yapığını yalnız az bir kısmına ulaşıldı ayrıca Minbiç’in doğusunda olan (Cebel El-Hamam) tepesi, SÜLEYMAN ŞAH türbesi köyü ve (Kerkozak köprüsü)’n de arama işlemi devam eden ve bir sürü tarihi eser ve altın bulunan en önemli bölgeler olduğunu söyledi.
Ve ABDULCEBBAR’a göre tüm bu ihlallerde eli olan Amerika’nın yönetiminde ilçe ticari merkezinde büyük çaplı bir arama devam ettiğini öne sürdü.
İlaveten bu işlemlerin sadece ilçe merkezinde kalmayıp mahallelere etrafında da altın ve tarihi eser arma amaçlı devam ettiğini ve örnek olarak Al-Hazavna mahallesinin sözde askeri amaçlı tüneller kazıldığını söylemelerine rağmen gerçeğin bu olmadığını ve son haftalarda Roman kanallarına varıldığını ve bu tarihi eserlerle oynandığını vurguladı.
Üstelik Suriye’nin tarihi eserlerinin PYD yöneticileri tarafından kendi çıkarları ve örgütü desteklemek amaçlı Avrupalı kara borsa tacirlerine satıldığına işaret etti.
ABDULCEBBAR’ın görüşünde bu işlemlerin Ağustos 2016 tarihinde PYD örgütünün bölgeye hakim olmalarından beri sürüyor. Bu ilçenin yeraltında olan ve Roman , Yunan ve İslami dönemlerini yaşayan başka tarihi bir şehre üzerine kurulduğunu ve hala bir çok esere ulaşılmadığını belirtti.
Örnek olarak ilçenin herhangi bir yerinde on metrelik bir çukur deşmenle tarihi eser bulabileceğini ve bu tarihi eserlerin bir kısmının Esad rejimi tarafında bir kısmı İŞİD tarafından ve şimdi PYD’nin aynı sistematikle devam ettiğini öne sürdü.
İlçenin tarihi kimliğini yok etme denemeleri
Suriye’deki iç savaşının başında Birleşmiş Milletler ve Unesco’nun Suriye’deki tarihi eserlerin ve dünya kültür listesine eklenen bilgelerin korunmasını vurgulamıştı ve tüm tarafların tarihi eser ihlaline bir had koymasını istemişti.
Mibiç ahalisinden olan ve tarihi eserlere yapılan bu ihlalleri belgelendirmeye önem veren mühendis Abu KADRO (emniyet gerekçesiyle sahte isim) ‘a göre: ilçenin tarihi kimliğinin yol etme denemeleri İŞİD’le başlayarak Suriye Demokratik Güçleri’yle şuana kadar devam ediyor ve tarihi eserlerin çalma işleminin aynı İŞİD’in başlattığı gibi devam ediyor.
Ayrıca bulunan tarihi eserlerin iki kısma ayrıldığını birincisi atınla üretilen ikincisi ise diğer malzemelerle üretilen heykel, mozaik ve eski tarihi döneme ait diğer eserler olduğunu söyledi.
Abu KADRO: İŞİD birçok tarihi eseri çaldı ve bazılarını yok ettiğini göstermesine rağmen tam aksine sahte kopyaları yok ederek gerçek eserleri kara borsa tüccarları aracılığıyla dışarıya sattığını.
Suriye Demokratik Güçleri de geldiğinde tarihi eserleri korumak istediğini ve ticaretine karşı savaştığını iddia etti ve 12 kişiden oluşan bir komisyon kurarak tarihi eserleri araştırmayı ve çalışmayı sadece kendine ve mafyalara mahsus tuttu. Suriye Demokratik Güçleri dışında da bazı milislerinin kontrolü dışında olan bazı gruplarda müzeleri ve araştırma destek adı altında tarihi eser ticaretini destekliyor ayrıca tarihi eserleri koruduğunu öne sürerek bulunan tarihi eserlerin tarihi eserlerin ömrünü ve dönemini değiştirerek sahteleştirerek çaldığını.
Bu işlemlerin daha önce rejim tarafında yönetildiğini ve şimdi Suriye Demokratik Güçleri’nin bu araştırmalarda uzman kişiler aradığını söyledi.
Tarihi eserleri çalanlarının vurguyla cezalandırma istekleri
2015 yılında UNESCO genel müdürü uydu görüntülerine göre Suriye’deki tarihi bölgeler sürekli kanun dışı arama ve çalma halinde olduğunu ve müthiş bir şekilde devam ettiğini söyledi.
Tarihi eserlere yapılan ihlallerle ilgilenen Suriyeli gazeteci Ömer ALBİNİYE HURRİYEPRESS’e: bu işler açık bir şekilde uluslararası kanunlarına ihlaldir ve bunları yapan örgütlerin gözaltın alınması gerekir ve örgütleri destekleyen tarafın bu örgütleri cezalandırması gerektiğini söyledi.
Ayrıca bu davranışların en büyük sorumlusu ittifak güçleri olduğunu ve birleşmiş milletler Suriye ve Irak tarihi eserlerinin korunması ve çalanlarının ve tahrip edenlerinin cezalandırma içeren kanunlarınca bu ihlalleri yapan örgütlere çözüm bulması gerektiğini söyledi.
Ve son olarak maalesef Suriye tarihi eser piyasası genişleyerek farklı dört yoldan kaçırılmaktadır, Lübnan Ürdün, Türkiye ve Irak ‘tır. Ve bu tarihi eserlerin koruması birleşmiş milletler, UNESCO, İNTERPOL ve çevre ülkeler üzerine düştüğünü söyledi.
* Çeviri işini Ahmet ABDULLAH yapmıştır
Sorry Comments are closed